Muharrem İnce, “Bugün bana burun kıvıranlar var ya. Ya işte sen bir kere denedin olmadı. Ya Mansur Yavaş 3 kere denedi. Bir denedi olmadı, iki denedi olmadı, üçüncü de oldu. Kemal Kılıçdaroğlu 15 kere denedi olmadı. Millete 5 kere şans, 3 kere şans, 10 kere şans veriyorsunuz da ben köylü çocuğu olduğum için mi beni bir şansta bırakıyorsunuz. Kamyon şoförünün oğlu olduğum için mi bana bir kerede çekil kenara diyorsunuz?” dedi.
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Memleket Buluşmaları Programı kapsamında Konya’dan başladığı Anadolu turuna devam ediyor. Konya, Karaman’dan sonra Mersin üzerinden kara yoluyla halkla buluşmaya devam eden İnce, Mut, Erdemli, Silifke ve Aydıncık sonrasında Antalya’ya geçti. Gazipaşa, Alanya duraklarından sonra Manavgat’ta basın mensuplarının sorularını cevaplayan İnce “Dolar 4 lirayken aday olamayanlar 18 lirayken olmayı düşünüyor” dedi.
İnce sözlerine şöyle devam etti;
DOLARA DEĞİL KENDİNE GÜVENEREK ÇIKSIN
“Ya kardeşim bak ben bir şey söylüyorum. Bunlar arkamda dursun ben yüzde 65 ile seçimi alırım. 6’lı masanın içinde böyle bir iddiada bulunan bir kişi var mı, yok. Ha diyeceksiniz ki yüzde 65 iddiasında bulunuyorsun ama geçen sefer kazanamadın. Doğru. Geçen sefer dolar 4 liraydı. Bu sefer dolar 18 lira. Geçen sefer ekonomik kriz böyle değildi. Onun için bazıları aday olmayı düşünüyor zaten. 4 lirayken olamayanlar 18 lirayken olmayı düşünüyor. Ben iddiamın arkasındayım. Onlar yanımda durursa, mertçe dururlarsa, beni satmazlarsa, 12 bin sandığa gözlemci koymayıp sonra seçim gecesi neredeydin diye trollerine bana saldırtmazlarsa ben bu seçimi alırım. Ama bu iddiada bulunan başka birisi varsa çıksın ortaya. Dolara güvenmeden çıksın, kendine güvenerek çıksın. “
BEN KÖYLÜ ÇOCUĞU OLDUĞUM İÇİN Mİ BENİ BİR ŞANSTA BIRAKIYORSUNUZ?
Bugün bana burun kıvıranlar var ya. Ya işte sen bir kere denedin olmadı. Ya Mansur Yavaş 3 kere denedi. Bir denedi olmadı, iki denedi olmadı, üçüncü de oldu. Kemal Kılıçdaroğlu 15 kere denedi olmadı. Millete 5 kere şans, 3 kere şans, 10 kere şans veriyorsunuz da ben köylü çocuğu olduğum için mi beni bir şansta bırakıyorsunuz. Kamyon şoförünün oğlu olduğum için mi bana bir kerede çekil kenara diyorsunuz?
KIYAMET KOPTU
Geçen gün bir açıklama yaptım. Acayip kızdırdım bazılarını. Dedim ki; 6’lı masa aday bulamıyorsa ben buradayım dedim. Ama bana oy verecekler dedim. Kendi afişlerini asmayacaklar, benim afişlerimi asacaklar. Sandıklara sahip çıkacaklar dedim. Hazine paralarını harcayacaklar, kasada tutmayacaklar dedim. Şartlarım var dedim. Kıyamet koptu. Özellikle yandaş, fondaş medyadan. Bu muhalif gazeteciler var ya. Bu CHP kasasından beslenen gazeteciler. Zaten A Haber’i biliyoruz. Hazineden besleniyor. Ama bir de CHP’nin hazineden aldığı paralardan beslenenler var. Köpürüyorlar bana.
PARLAMENTER SİSTEMDE FUTBOLUN KURALLARI GEÇERLİYDİ KURALLAR DEĞİŞTİ
Şimdi bana diyorlar ki bir yerde Cumhur İttifakı var bir yerde Millet İttifakı var. Ya sen oyları bölme. Şimdi bunu diyenler bir kere matematik bilmiyor. Önceden parlamenter sistemde futbolun kuralları geçerliydi. Şimdi başkanlık sistemi var basketbolun kuralları geçerli. Hala bana diyorlar ki; penaltı yapma, ofsaytta düşme. Ya penaltı, ofsayt futbolda var. Basketbolda yok. Kurallar değişti. Oy bölmek diye bir şey yok bu sistemde. Erdoğan ilk turda 50+1’i alıyorsa geçmiş olsun zaten. İster 1 aday olsun ister 20 aday olsun. Ee alamıyorsa 2. Turu var bunun. Bu milletvekilliği seçimi değil, iki turlu bir seçim.
O ZAMAN İYİ PARTİ NİYE BÖLÜCÜ OLMADI DA NİYE BİZ BÖLÜCÜ OLUYORUZ
Ama bugün bana bölücü diyenlere benim bir cevabım olacak. 2018’de bu gariban adayken İyi Parti kimin desteğiyle seçime girdi, CHP’nin. 15 milletvekili CHP verdi. Peki CHP’nin 15 milletvekili vermiş olmasına rağmen İyi Parti cumhurbaşkanı adayı çıkarmayıp beni destekledi mi, hayır. O zaman İyi Parti niye bölücü olmadı da bugün niye biz bölücü oluyoruz. Bugün bana bölücü diyenlerin geçmişte de bölücü demeleri gerekirdi. Demek ki bir tutarsızlıkları var.
BUGÜN BU İŞ OLMAZ DİYENLER 2018’DE DE AYNISINI DEMİŞLERDİ!
Ama şunu unutmayın; bugün bana burun kıvıranlar, olmaz bu iş diyenler var ya. 2018’de aynısını demişlerdi. Olmaz bu iş dediler. Ama 10 gün sonra Muharrem İnce Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Aynısını yeniden yapacağız. Erdemli’den girdik, Milas’tan çıkacağız. Sonra devam edeceğiz Çanakkale’den çıkacağız. Sonra devam edeceğiz. Hopa’dan girip ta İğneada’dan çıkacağız. Türkiye’yi karış karış gezeceğiz. Zamanımız var daha. Bugün burun kıvıranlar 4 sene önce de burun kıvırmıştı. Ama 10 günde Türkiye’yi ayağa kaldırmıştık. Yeniden yapacağız, yine yapacağız. Bundan hiç kuşkum yok. Sokakları görüyorum ben. 40 derece sıcaklıkta, sabahtan beri, ta Erdemli’den buraya ilçe ilçe gezerek geliyoruz. Sokakları görüyorum. İlgiden birşey kaybetmemişiz. İnsanlar belki 40 yılda bir tane olmadı falan diyorsa da o da hakkıdır. Ben sokaklarda ki anketi gördüm. İlgi devam ediyor, güven devam ediyor.
MANAVGAT YANGINI YILDÖNÜMÜ…
Geçen sene bu günlerde yine Manavgat’taydım. Çünkü ciğerimiz yanıyordu, Manavgat yanıyordu. Yukarılara köylere çıktığımızda bağlı köpeklerin, buzağıların yandığını orada görmüştüm. Belki de hayatımda ilk kez karşılaştığım bir manzaraydı. Geçen sene bu günlerde çok üzüntülü bir şekilde ayrılmıştık Manavgat’tan. Allah beterinden saklasın.
ORMANLARIMIZI YURTLARIMIZI SINIRLARIMIZI ÇİFTÇİLERİMİZİ KORUYAMADILAR
Ama bu 20 yıllık iktidarda gördük ki; ne ormanlarımızı koruyabildiler, ne yurtlarda ki çocuklarımızı. Ormanlarımız yandı, yurtlarda ki çocuklarımız tacize, tecavüze uğradı. Hazinemiz tam takır oldu. Hazinemizi koruyamadılar. Ovalarımızı koruyamadılar. Bal damlayan, kaymak damlayan ovalarımızdan betonlar fışkırıyor şimdi. Sınırlarımızı koruyamadılar. Ortalık Afgan’dan, Suriyeli’den geçilmiyor. Yani bazı semtler, bazı ilçeler var ki kendini yabancı hissediyorsun. Kendin, mülteci hissediyorsun. Ne yazık ki çiftçimizi koruyamadılar. Dünün buğday üreticileri, bugün bayat ekmek kuyruğunda şehirlerde. Emeklilerimizi koruyamadılar. Turizmcilerimizi koruyamadılar. Yani hepimiz biliyoruz ki; beş yıldızlı demokrasi olmadan beş yıldızlı turizm olmaz. Yoksa sadece güneş satarsınız. Demokrasimizi koruyamadığımız için, turizmimizi de koruyamadık.
KENDİNİZİ BUNLARA KULLANDIRTMAYIN
Benim Manavgatlılara sözüm şu olsun; ya bu siyasetçiler sizinle biraz oynuyorlar. Bir Manavgat’ı il yapıyorlar, bir Alanya’yı il yapıyorlar. Kendinizle dalga geçirtmeyin bunlara. Bunlara haddini bildirin. Ben sonradan il olmuş bir ilden milletvekili oldum, Yalova’dan. Kendinizi bunlara kullandırtmayın lütfen. Yani yapacaksan yap, yapmayacaksan uzatma deyip meydan okuyup konuyu kapatın bence. Bir de sizin dillere pelesenk olan bir hastane olayınız var. Bunun da farkındayım. Yani özel hastaneye gitmeye mecbur kalıyorsunuz. O da bakıyor acaba yabancı mı yerli mi. Yabancıysa alıyor, yerliyse kapı dışarı, bekletiyor. Susuzlukta çektiğinizi biliyorum. Bütün bunları takip ediyorum. Türkiye’yi karış karış dolaşıyoruz. Biz Türkiye’de beş yıldızlı bir demokrasi olursa, beş yıldızlı bir turizm olur. Ve 12 ay süren bir turizm olur. Bütün bunları yapacağımıza inanıyorum ben.
Gazetecilerin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun NATO açıklamasını üzerine sorduğu soruya yanıt veren İnce şu şekilde konuştu:
NATO’YA KARŞI KENDİMİZİ KORUMAMIZ İÇİN NATO ÜYELİĞİMİZ GEREKLİDİR
Ben NATO’nun demokrasinin bir bekçisi ve güvencesi olduğuna inanmıyorum. Şuan için Türkiye’nin NATO üyeliği, NATO’ya karşı kendimizi korumak için NATO üyeliğimiz gereklidir. Tekrar söylüyorum; NATO’ya karşı kendimizi korumak için NATO üyeliğimiz gereklidir. Ama bizim demokrasimizin güvencesi uluslararası bir kuruluş olamaz. Bizim demokrasimizin güvencesi milletimizdir, Anayasamızdır. TBMM’dir.